Çevre Yönetimi

Enerji ve su kullanımının yüksek olduğu sektörlerden birinde faaliyet gösteriyoruz. Hem işimizin devamlılığını hem de gelecek nesillerin ihtiyaçlarını güvence altına almak için bu kaynakların korunması bilinciyle hareket ediyoruz. Bu yaklaşımla, sürdürülebilir şekilde büyümek için doğaya ve doğanın bize sunduğu kaynaklara saygılı bir çevre yönetimi gerçekleştiriyoruz. İklim değişikliğiyle mücadele ve enerji verimliliği, etkili su ve atık yönetimi, toprağın korunması konularına odaklanarak çevre üzerindeki etkilerimizi azaltmak üzere çalışıyoruz.

Fabrikalarımızın tamamını ISO 14001 Çevre Yönetim Sistemi ve ISO 50001 Enerji Yönetim Sistemi sertifikaları kapsamında yönetiyoruz. Çevre yönetiminde esas aldığımız Entegre Yönetim Sistemi Politikasına ve taahhütlerimize buradan ulaşabilirsiniz.

Enerji verimliliği

İklim değişikliği ile mücadele ve enerji verimliliği kapsamında enerji kullanımını azaltmak ve karbon ayak izimizi düşürmek üzere çalışıyoruz. Şirketimiz genelinde enerji verimliliğine yönelik bilinç oluşması adına tüm çalışanlarımıza Enerji Verimliliği Farkındalık Eğitimleri veriyoruz. Üretim süreçlerimizde ise enerji yönetimini sistematik şekilde gerçekleştiriyoruz. Enerji tüketimini kritik proses değerleri oluşturarak takip ediyor ve günlük olarak raporluyoruz. Gerçekleştirdiğimiz anlık takipler, olası sorunlara karşı erken önlem almamızı sağlıyor. Fabrikamızda verimliliği düşük olan motorları yenilenmesi, ekipmanlarda revizyon yapılması ve LED aydınlatma çözümleri gibi yatırımlarla enerji tasarrufu sağlıyoruz.

2018 yılında bir önceki yıla kıyasla toplam enerji tüketimini %4, toplam sera gazı emisyonlarını ise %6 oranında azalttık. Üretim süreçlerine yönelik çalışmalarımız sayesinde aynı dönemde %83 daha fazla enerji tasarrufu yaptık.

Su yönetimi

Hızlı nüfus artışı ve endüstriyel faaliyetlerin etkisiyle su kaynakları üzerindeki baskı artıyor; iklim değişikliğinin etkileri ise su kaynaklarıyla ilişkili riskleri tetikliyor[1]. Kümaş olarak, madencilik faaliyetlerinde önemli bir girdi olan suyu etkili şekilde yönetmeyi sorumluluğumuz olarak görüyoruz. Bu kapsamda gerçekleştirdiğimiz çalışmalarımız sayesinde, 2018’de fabrikalarımızda %24 oranında su tasarrufu sağladık. Kullandığımız suyun %43’ünü geri kazandık. Toplam su tüketimimiz son üç yılda %17 azalırken, geri kazandığımız su miktarı ise %49 arttı.

2016 yılında başlattığımız Su Savaşı projesi ile 2020 yılına kadar %20 daha az su, 200 kW/saat daha az enerji ve %20 daha az kimyasal tüketilmesi hedeflerini belirledik. Proje kapsamında su tüketim izlenebilirliğini ve proseslerde kullanılan suyun tekrar kullanılmasını, otomasyon sistemleri kurarak atık su miktarını ve kimyasal tüketimini azaltmayı, enerji verimliliği yüksek yeni teknoloji pompa ve elektrik motorları kullanarak enerji tüketimini azaltmayı amaçlıyoruz.

Atık yönetimi

Faaliyetlerimizden kaynaklı atıkları azami ölçüde azaltarak, çevre kirliliğinin önlenmesi için çeşitli uygulamaları hayata geçiriyoruz. Atık yönetimi kapsamında, geri dönüşüme ağırlık vererek atıkların büyük bir bölümünün tekrar değerlendirilip kullanılmasını sağlıyoruz. Atıkları türlerine göre ayırarak geri dönüşümünü sağlıyor, geri dönüştürülemeyen atıkları ise bertaraf etmek üzere Enerji Geri Kazanım veya Bertaraf Tesislerine gönderiyoruz. Atıkların türlerine göre ayrılarak toplanması, geri dönüşüm ve bertaraf olmak üzere atık yönetimi konusunda tüm çalışanlarımıza eğitimler vererek bilinç düzeylerini artırıyoruz.

2018’de toplam atıkların %84’ünü tehlikesiz, %16’sını ise tehlikeli atıklar oluşturdu. Toplam atıklarımızın %93’ünü ise geri dönüştürürken, %7’sini ise bertaraf tesislerine göndererek enerji olarak geri kazanıyoruz.

Toprağın Kullanımı

Madencilik faaliyetleri sonucunda hammadde elde edilen bölgelerde toprağın yapısında değişiklikler meydana gelmesi kaçınılmazdır. Bu değişiklikleri asgari düzeyde tutmak için yasal mevzuatlara uymanın da ötesinde, maden sahasında oluşabilecek çevresel riskleri ve etkileri kapsamlı şekilde ele alıyoruz.

Faaliyetlerimizin devamlılığı açısından doğaya ve sunduğu kaynaklara saygılı bir yaklaşımla, Çevresel Etki Değerlendirme, Doğaya Yeniden Kazandırma, Ekolojik Restorasyon çalışmaları gerçekleştiriyoruz. Çevresel Etki Değerlendirme çalışmaları ile madencilik faaliyetlerinin bölgede oluşturabileceği riskleri tanımlıyor, bu risklere karşı önlemler alıyoruz. Doğaya Yeniden Kazandırma ve Ekolojik Restorasyon çalışmaları kapsamında orman arazisi olan maden sahalarında faaliyetlerimiz sonucu doğallığını kaybeden alanların eski haline dönmesi için ağaçlandırma yapıyor, doğa tahribatının önüne geçiyoruz. Madencilik faaliyetleri esnasında kazılan bitkisel toprağı tanımlı bir alanda depoluyor ve ruhsatlı saha içinde tekrar kullanıyoruz. Delme ve patlatma sonucu doğal yapısı bozulan alanları ise özel malzeme ile doldurarak doğaya yeniden kazandırıyoruz.

Maden sahalarında üretime devam edebilmek için de ağaçlandırma özel bir öneme sahip. Bu çerçevede, Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü’ne rehabilitasyon ve ağaçlandırma projeleri sunuyoruz. Bu projelerin onaylanmasını takiben üretim öncesinde ve sonrasında doğayı korumak adına koruma ve ağaçlandırma çalışmaları gerçekleştiriyoruz.


[1] Su ve İklim Değişikliği, BM

Biz Etkinlik Takvimi Yetenek Sürdürülebilirliği Sizi Dinliyoruz
-->